5- İŞÇİYİ KARNINI
DOYURMAK ÜCRETİYLE TUTMAK BABI
حدّثنا
مُحمَّد بْنُ
المُصَفَّى
الْحِمْصِيُّ.
ثنا
بَقِيَّةُ
بْنُ
الْوَليِدِ.
عَنْ مَسْلَمَةَ
بْنِ
عَلِيٍّ،
عَنْ سَعِيدِ
بْنِ أَبِي
أَيُّوبَ،
عَنِ الحرِثِ
بْنِ
يَزِيدَ،
عَنْ عَلِيِّ
بْنِ رَبَاحٍ؛
قَالَ:
سَمِعْتُ
عُتبَةَ بْنَ
النُّدَّرِ
يَقُولُ:
كُنَّا
عِنْدَ
رَسُولِ اللهِ
صلى الله عليه
وسلم
فَقَرَأَ طسم.
حَتَّى إِذَا
بَلَغَ
قِصَّةَ
مُوسى
قَالَ((إَنَّ
مُوسى صلى
الله عليه
وسلم أَجَرَ
نَفْسَهُ
ثَمَانِيَ
سِنِينَ،
أَوْ
عَشْراً،
عَلَى
عِفَّةِ فَرْجِهِ
وَطَعامِ
بَطنِهِ.
في الزوائد:
إسناده ضعيف
لأن فيه بقية،
وهو مدلّس.
وليس لبقية
هذا عند ابن
ماجة سوى هذا
الحديث.
Utbe bin
en-Nüdder (r.a.)'den; Şöyle demiştir: Biz Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve
Sellem)'in yanında idik. Tâ sin mim (Kasas) sûresini okudu. Nihayet Musa'nın
kıssa'sına (âid ayetlere) gelince buyurdu ki: «Müsâ (Aleyhisselâm) (Şuayb'ın
kızıyla) nikâhlanmaya ve karnının doyurulmasına karşılık (Şuayb'ın yanında)
işçi olarak sekiz veya on yıl çalışmayı kabullendi.»
Not: Zevaid'de
şöyle denilmiştir: Bunun senedi zayı!tır. Çünkü senedde bulunan Bakiyye
tedlisçidir. Bu Utbe'nin bundan başka hadisi İbn-i Mace'nin yanında yoktur.
Diğer beş kitabta ise bunun hiç hadisi yoktur.
AÇIKLAMA: Hadiste anılan Ta sin mim süresi, Kasas suresidir. Bu surenin baş
kısmında Musa (a.s.) ile Fir'avun olayı anlatılıyor. Surenin 21 - 26.
ayetlerinde Musa (a.s.)'ın Mısır'dan çıkıp Medyen'e gidişi ve burada iki
kadının babası ile olan görüşmesi beyan buyuruluyor. 27 ve 28. ayetlerde de
kadınların babasının Musa (a.s.)'ı işçi tutması ve iki kızından birini O'na
nikahlaması teklifi ile O'nun cevabı ifade buyuruluyor. Bu son iki ayet,
hadisimizin işaret ettiği hükmü ifade ettiği için buraya almayı uygun buldum.
Ayetlerin
Meali: Kadınların babası: "Bana sekiz yıl çalışmana karşılık bu iki
kızımdan birini sana nikahlamak istiyorum. Eğer on yıla tamamlarsan o senden
bir ikram olur. Ama sana güçlük vermek istemem. İnşaallah beni iyi kimselerden
bulacaksın" dedi.
Musa: "Bu
-taahhüd- benimle senin aramızdadır. Bu iki süreden hangisini doldurursam artık
bana bir zulüm olmayacaktır. Allah da söylediklerimize vekildir" dedi.
(Kasas: 27, 28)
Sindi bu
hadisin şerhinde: Resul-i Ekrem (s.a.v.)'in bizden önceki ümmetlere ait
şeriat'i nakletmesi ve bunun bizim şeriatımızda caiz olmadığını bildirmemesi,
bu hükmün şeriatımızda da geçerli olduğunun delili sayılır. Şu halde bir
işçiyi, karnını doyurmak ve evlendirmek yani mehir masrafını karşılamak üzere
tutmak caiz olmalıdır, der.
El-Azizi de: Bu
hadis, işin nevini açıklamadan işçi tutmanın caizliğine delalet eder. Malik
böyle hükmetmiş ve: Bu iş, örf ve adete göre uygulanır, demiştir. Fakat Ebu
Hanife ve Şafii: Yapılacak ve görülecek işin nevi belirtilmeden işçi tutmak
geçerli bir akid sayılmaz, demişlerdir, der.
Muhammed
El-Hafni de: Bu hadiste bildirilen hüküm bizden öncekilere ait şeriattır. Bu
nedenle bizim için bir delil değildir. Bir işin nevi belirtilmeksizin işçi
tutmanın caiz olmadığına hükmedenlerin görüşü bu hadisle red edilmez, demiştir.